Sağlık turizminden yararlanmak için başka bir ülkeye gitme motivasyonunun elbette bazı nedenleri vardır. İleri teknolojik altyapı eksikliği, profesyonel hizmet eksikliği, sağlık hizmetlerinin bedellerinin yüksek olması, iklim ve coğrafi koşullar, yaşlanmaya bağlı seyahat etme isteği, tedavi ile beraber tatil yapabilme olanağı bunların başında gelmektedir.Kısaca sağlık turizmi, daha iyi koşullarda ve daha uygun ücretlerle hizmet almak isteyenlerin bu amaçlarla seyahat etmesi sonucu ortaya çıkmıştır.
Türkiye'de sağlık turizmi "Medikal turizm", "Üçüncü yaş turizmi (Yaşlılara yönelik turizm)" ve "Engelliler için erişilebilir turizm" ve "Termal sağlık turizmi" olmak üzere 3 ayrı bölümden oluşmaktadır. Termal turizm Kültür ve Turizm Bakanlığı'na, medikal turizm Sağlık Bakanlığı'na, yaşlılara yönelik turizm ve erişilebilir turizm ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlıdır.
Türkiye'de JCI (Uluslararası ortak komisyon) akreditasyonuna sahip yaklaşık 45 sağlık kuruluşu bulunmaktadır. Özellikle Bursa, Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlerdeki üniversite hastaneleri ve kamu hastaneleri çok gelişmiş donanıma sahiptir. Estetik cerrahi, onkoloji, diş hekimliği, MR, ortopedi, organ nakli, göz hastalıkları gibi alanlarda ülke genelinde yetkinlikle hizmet verilmektedir. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Sağlık Turizmi Dairesi 7/24 çalışmakta ve acil aramalar da dahil olmak üzere, İngilizce'nin yanı sıra Almanca, Arapça, Rusça gibi dillerde de hizmet verebilmektedir.
Tüm doktorların yeterlilik için bir lisansa sahip olmaları gerekir. Doktor hatası veya herhangi bir komplikasyon nedeniyle tıbbi bir sorun oluştuğunda hastaya tazminat ödenir.
Tüm hastaneler yılda iki kez Sağlık Bakanlığı tarafından kontrol edilmektedir. Sağlık turizminin tüm hizmetleri bakanlığın denetimindedir. Türk vatandaşlarının tamamı zorunlu sağlık sigortasına sahiptir.
Doğal kaynaklarıyla birlikte hızla büyüyen ekonomisi de göz önüne alındığında Türkiye’nin büyük bir potansiyele sahip olduğu rahatlıkla görülmektedir.
Bunun yanı sıra, yıllar içinde atılan doğru adımlar sonucunda, özellikle sağlık turizmi alanında dünyanın sayılı lokasyonları arasında yer almaktadır.
Türkiye, sağlık sektöründe eğitimli ve kalifiye bir kadroya sahiptir. Yabancı bir dili konuşan kişiyle, doktorlar ve sağlık personeli arasında iletişim konusunda herhangi bir problem yaşanmamaktadır. Sağlık Turizmi için ülkemize gelen bir kişi, karşılaşabileceği herhangi bir soruna kolaylıkla çözüm bulabilmektedir. Doktorlar ve hemşireler, tedavi gören kişiye net bilgi verir ve moralini yüksek tutmasını sağlar.İklim şartları nedeniyle romatizma gibi hastalıkların sık görüldüğü Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkelerinde, sağlık turizminin bir parçası olan termal turizme talep daha fazladır.
Türkiye, iklim koşulları, düşük bedeller ve ulaşım açısından olumlu özelliklere sahiptir. Bu özellikler ülkemizi medikal turizm, üçüncü yaş turizmi (Yaşlılara yönelik turizm) ve spor turizmi alanlarında oldukça avantajlı bir konuma getirmektedir. İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Erzurum ve Van gibi şehirler yurt dışından gelen hastaların en çok tercih ettiği şehirler arasındadır. Bu hastalar yoğunlukla Kadın Hastalıkları, Göz Hastalıkları, Genel Cerrahi, İç Hastalıkları, Ortopedi, Onkoloji, Kardiyoloji, Kulak Burun Boğaz ve Üroloji bölümlerinde tedavi görmektedir.
Bunun yanı sıra, ideal iklim koşulları ve kültürel benzerlikler göz önüne alındığında Türkiye, Ortadoğu ülkelerinde arasında da sağlık turizmi ve termal turizm için iyi bir seçenek olarak öne çıkmaktadır. Son dönemde uygulanan vize muafiyetleri, sınır kapılarında sağlanan kolaylıklar ve Ortadoğu ülkeleriyle olan kültürel ilişkiler, bu bölgelerden ülkemize yapılan seyahatlerde önemli artış yaşanmasına neden olmuştur.
Gelişmiş ülkelerde sağlık harcamalarının yüksek maliyetli olması sebebiyle, hastaların tedavi masraflarını azaltmak için bu hizmetleri daha düşük maliyetle alabileceği ülkelere yönelme eğilimini artmaktadır.
Almanya ve Hollanda'daki bazı özel sigorta şirketleri, Türkiye'ye kaplıca tedavisi için gönderilecek hastalarının masraflarını karşılama kararı aldı. Bu nedenle termal turizm Türkiye'de önemli bir pazar payı elde etmektedir.
İnsanların sağlığına olan dikkati arttıkça, sağlık hizmetleri daha rekabetçi hale geldikçe ve düşük maliyet belirleyici faktör olmaya devam ettikçe, sağlık turizminin önemi gelecekte daha da artabilir.
Uzmanlar, plastik cerrahiye olan talebin de artmaya devam edeceğini, bu nedenle yurt dışındaki hizmetlere ciddi bir talep olacağını belirtiyor. Ayrıca sağlık turizminin ana unsuru konumundaki kalp cerrahisinin yerini plastik cerrahiye bırakabileceğini de vurguluyorlar.
Türkiye, sunduğu kaliteli ve ekonomik sağlık hizmetleri ile sağlık turizmi kapsamında tüm Ortadoğu halkına hizmet vermeye hazırdır. Türkiye'nin sağlık turizminde dünyada bir numara olmayı hedeflediği aşikardır.
Tedavileriniz Sağlık Turizmi Yetki Belgesi'ne sahip kuruluşlarda gerçekleştirilecektir.
DMAX Health, yakınınızdaki sağlık konsültasyonları için bir bilgi merkezidir. Alanında uzman hekimler tarafından, kaliteli ve modern bir tedaviye ihtiyacı olan herkese yardımcı olmak için buradayız.
Copyright 2022 © DMAX HEALTH. Tüm Hakları Saklıdır.
